27 Şubat 2014 Perşembe

Cassandra Clare - Ölümcül Oyuncaklar Serisi


Kitap Adı:     Düşmüş Melekler Şehri
Orjinal Adı:  City of Fallen Angels
Seri:               Ölümcül Oyuncaklar #4
Yayın Evi:     Artemis
Sayfa Sayısı:  496
Baskı Yılı:      2013


Birkaç gün önce Ölümcül Oyuncaklar serisini okuduğumu belirterek ilk üç kitabı ( Kemikler Şehri, Küller Şehri, Camlar Şehri) hakkındaki yorumlarımı yazmıştım. O yazımda da belirttiğim gibi ben bu seriye bayıldım kesinlikle. Araya başka herhangi bir kitap sokmadan serinin tamamını okudum. Bir solukta okuduğumu belirtmeme gerek yok sanırım :) 
Şunu net olarak söyleyebilirim ki: Bu seriye geç kalmışım. Kitapçıya her gidişimde gözüme çarptıkları halde onlara sırtımı döndüğüm için çok pişmanım. Ama bir yandan da bu iyi bir şey. Çok daha önce alıp okumuş olsaydım bu seriyi 6. kitabı çok daha uzun bir süre beklemek zorunda kalacaktım ki kitap Türkiye'de ne zaman çıkacak hiçbir fikrim yok.



Kitap Adı:     Düşmüş Melekler Şehri
Orjinal Adı:  City of Lost Souls
Seri:               Ölümcül Oyuncaklar #5
Yayın Evi:     Artemis
Sayfa Sayısı:  636
Baskı Yılı:      2014


(Malum uzun  süredir doğru düzgün blogla ilgilenemedim. Ve bu sürede birçok kitap okudum. Dolayısıyla hepsi hakkında ayrı ayrı yazı yayımlamaya kalkarsam bu çok uzun bir süre alır ve açıkçası ben okuduğum bütün kitaplar hakkında yazmak istiyorum. Dolayısıyla serileri bir bütün olarak ele alacağım. Zaten seri içerisindeki kitapları üst üste ve kısa bir sürede okunduğu zaman "hangi kitapta ne oluyordu" diye kafanız karışıyor.)

Heyecanın gittikçe yükseldiği bu seride 4. ve 5. kitabın benim için daha özel olduğunu söyleyebilirim. Bunun nedeni daha iyi olmaları değil kesinlikle, serinin tüm kitapları aynı mükemmellikte. Onların daha özel  olduklarını söylememin nedeni, ilk üç kitaba oranlara içeriğinde çok daha fazka Alec - Magnus, Isabel - Simon ilişkililerini bulunduruyor olmaları. Seriyle ilgili ilk yazımı okuyanlar zaten bilir, kendisi eşcinsel olsa da, Alec karakterine karşı özel bir ilgim var. Kendisi benim için Jace'de daha ön planda. Tabi Will'e kadar böyle olduğunu söylemeliyim. Will tüm bakış açımı değiştirdi. ( Evet Will. Bu seride de birçok kez adı geçti ama kendisini asıl bu serinin yan serisi olan Cehennem Makineleri'nden tanıyoruz. Cehennem Makineleri serisinin ilk iki kitabını bitirdim. Onlarla ilgili yazımı da en kısa süre içerisinde yayınlayacağım. Tabi ki o yazımda William'dan bol bol söz edeceğiz.)

Kurgu açısından ilk üç kitaba göre daha mı iyiler? diye soracak olursanız. Bana göre tartışmasız en iyi kurguya sahip kitap 3. kitap olan Camlar Şehri idi. Benimle hemfikir olan birçok okur olduğuna da eminim. Tabi bunun nedenlerinden biri kitabın Alicante'de geçiyor olması olabilir. (Kitabı okumamış olanlar için Idrıs - Alicante Gölge Avcıları'nın ana vatanı.)
Bağımlılık yapan serilerden olduğunu belirtmeden geçemeyeceğim. Seriyi bitirdiğinizde büyük bir boşluk hissedecek gözleriniz başka kitaplarda, gönlünüz yollarda 6. kitabı bekleyeceksiniz. Yani kesinlikle okunması gereken bir seri. Özellikle bağlanma sorunu yaşayanlar için asdfg :) Bazen her şeye rağmen bir şeylere bağlanmak ister insan. Ama son kez uyarmadan da edemeyeceğim. Bu seriyi okuduktan sonra aynen şu durumda olacaksınız! Aşağı lütfen.


Yani kısacası sevgili okurlar, bırakın beni ve seriyi okumak için koşun! Son olarak da Cassandra Clare'e bir alkış! Vayy bee cidden :D










Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Muhteşem Yaratıklar / Muhteşem Karanlık / Muhteşem Kaos - Kami Garcia / Margaret Stohl (EPSİLON YAYINEVİ )

Bu yazıyı yazmamın sebebi kitabın konusunu anlatmak,yorum girmek bla bla değil aslında. Amacım biraz stres atmak,beyin hücrelerime yayı...